SAĞLIK
Giriş Tarihi : 05-07-2022 09:33   Güncelleme : 05-07-2022 09:33

Yaz aylarının korkulan hastalığı KKKA

Medicana Sivas Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Özlem Aldemir, kene ısırmasına ilişkin alınması gereken tedbirleri anlattı.

Yaz aylarının korkulan hastalığı KKKA

Kırım-Kongo kanamalı ateşinin  (KKKA) keneler tarafından taşınan Nairovirus ailesine bağlı  orthonairovirus cinsinde bir virüsle oluşan ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi bulgular  ile seyrederek ölümlere neden olabilen zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan) karakterli bir enfeksiyon hastalığı olduğunu ifade eden Uz.Dr. Aldemir ‘Hastalık ülkemizde başlıca hastalık etkenini taşıyan kenenin tutunması veya bununla temas sonucunda kenenin çıplak elle toplanması ve ezilmesiyle bulaşmaktadır. Bunun yanı sıra hastalık viremik dönemdeki (virüs ya da virüslere ait parçaların kan dolaşımına katıldığı dönem) hayvanların veya hasta kişilerin kan, doku, vücut çıkartılarına korunmasız temas sonucunda da bulaşabilmektedir’ dedi.

‘Kapalı giysiler giyilmeli’

Tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadıyla mümkün olduğu kadar vücudu örten giysilerin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çeken Aldemir ’pantolon paçaları çorapların içerisine sokulmalı ve ayrıca kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edilmelidir. Kene yönünden riskli alan dönüşlerinde kişi kendisinin ve çocuklarının vücudunda özellikle kulak arkası, koltuk altları, kasıklar ve diz arkası olmak üzere kene olup olmadığını kontrol etmelidir’ diye konuştu.

‘Çıplak elle temas edilmemeli’

Vücuttan kene çıkarılırken dikkat edilmesi gerekenleri anlatan Aldemir, hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunmuş kenenin en kısa sürede ve tutunduğu en yakın yerden uygun bir malzeme ile çıkarılması gerektiğini vurguladı. Medicana Sivas Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Özlem Aldemir, ‘Kene ısırıkları sıklıkla ağrısız olduğu için kene tutan kişiler keneyi genellikle kan emerek şiştikten sonra fark ederler. Kene ne kadar kısa sürede vücuttan uzaklaştırılır ise hastalığın bulaşma riski de okadar azalacaktır. Kenenin tutunduğu yerden çıkarılması işlemi sırasında asla çıplak elle temas edilmemeli, eldiven giyilmelidir. Vücuda tutunmuş kene tutunduğu en yakın kısmından uygun bir malzeme ile tutularak çıkarılmalıdır. Çıkarılma işlemi sırasında kenenin başının içeride kalması KKKA hastalığı açısından ciddi bir risk oluşturur ve bu nedenle ezilmeden ve parçalamadan keneyi vücuttan çıkarmak gerekir. Çıkarılan kene, içinde çamaşır suyu, alkol veya insektisit vb. bulunan ağzı kapaklı bir şişe içine atılarak öldürülmelidir.” ifadelerini kullandı.

“Çıkartırken hata yapılmamalıdır”

Kenelerin üzerine sigara basmak, kolonya, gazyağı, alkol ve benzeri kimyasal ürünler dökmek gibi yöntemlere başvurmanın yanlış olduğunu belirten Aldemir, bu gibi uygulamaların kenenin kasılmasına yol açarak vücut içeriğini kan emdiği kişiye aktarmasına sebep olacağı için yapılmaması gerektiği açıklamasında bulundu.

“Açık renkli örtü serilerek oturulmalı”

Tarım ve hayvancılıkla uğraşan kişilerin keneye karşı daha fazla dikkatli olması gerektiğinin altını çizen Aldemir, “Bu kişiler vücutlarını, çocuklarının vücutlarını ve elbiselerini sık sık kene yönünden kontrol etmelidirler. Kene cımbız veya eğri uçlu pens gibi uygun bir malzemeyle vücuda tutunduğu en yakın noktadan tutularak çıkarılmalı, hiçbir şekilde elle ezilmemelidir. Kene çıkartıldıktan sonra kişi bilgilendirilerek 10 gün süre ile takip edilmeli, ani başlayan ateş, baş ağrısı, yoğun halsizlik, bulantı, kusma, ishal ve kanama gibi şikayetlerin olması durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerektiği vurgulanarak söylenmelidir. Hasta kişilerin kanlarına veya diğer vücut sıvılarına korunmasız bir şekilde dokunulmamalıdır.” dedi.

“Koruma önlemleri alınmalı”

Medicana Sivas Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Aldemir, “. Hayvan sahipleri, hayvanlarını ve hayvan barınaklarını kene ve diğer dış parazitlere karşı uygun ektoparaziter ilaçlarla yılda en az iki kez ilaçlamalıdır. Mücadelede köydeki hayvanların ve barınaklarının tamamının eş zamanlı kene ve diğer ektoparazitlere karşı ilaçlanması gerekmektedir. Genel olarak geniş çevre ilaçlamaları faydalı görülmemektedir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

AdminAdmin

Admin