Malumunuz Türkiye’de en çok göç veren il hangisi derseniz?
(Sivas)
İstanbul’da bir milyonu aşkın Sivaslı yaşıyor, bunun yanı sıra Ankara, İzmir, bursa, Antalya, Adana, Mersin, Kayseri, Tokat ve yurdun her yöresinde. Ayrıca yurt dışında başta Almanya olmak üzere Fransa, Hollanda, Belçika, Danimarka, İsveç, İsviçre, Avusturya, Avustralya, Amerika velhasıl dünyaya yayılmışız.
Acaba bu insanlar neden göç etti?
Yakın zamana kadar Türkiye nüfusunun yüzde yetmişbeşi köylerde yaşıyordu. O dönemler çiftçilerimiz babadan atadan kalma karasabanla klasik buğday, arpa, çavdar ve yulaf ekiyordu. Sulu tarım olmadığından dolayı üretimde ekilen mahsul 1/3, 1/4 veriyordu. Köyde ev hanesinin nüfusu artınca, reçberin ürettiği ancak kendi evine yetiyordu. Geriden gelen gençler başıboş kaldı. Sonradan ver elini İstanbul…
İlk giden hemşerilerimiz, biraz gözü açılıp etrafını da tanıyınca, köyüne mektup yazıp eşini dostuna "İstanbul’da işin bol olduğunu, gelecek olanların işlerinin hazır olduğunu. İstanbul’a gelmelerini yazıyordu" ve yatağını yorganını saran İstanbul yolunu mesken tuttu. İlk gidenler yazın çalışıp kışın memleketine dönüyordu. Ama zaman geldi İstanbul’da kalıcı oldular. Böyle böyle Sivas boşaldı.
Şuan ki nüfusumuzun 4/5 gurbette yaşıyor. Asıl konumuza dönecek olursak son yıllarda Sivas’ın tarım alanında isminden bahsedilmeye başlandı. İlimize irili ufaklı göletler yapılmasıyla önceden klasik olarak ekilen arpa, buğday, çavdara alternatif pancar, patates, ayçiçek üretilmeye başlandı. Eskiden 1/3, 1/4 veren buğdayımız 1/15, 1/20 vermeye başladı. Yine fidan ekiminde de belli bir mesafe kat eldi. Özellikle son yıllarda Sivas vişnesi rağbet görüyor. Bunu yanı sıra, elma, kayısı, armut, kavun, karpuz ve çilek üretiliyor. Hayvancılıkta her geçen gün iyiye gidiyoruz. Küçükbaş hayvanların üretiminin yaygınlaşması için valiliğimiz, köylere damızlık koç ve koyun veriyor. Kösedağ ve Kızıldağ’da bol çiçek çeşidi olmasından dolayı da Sivas doğal balı kalite yönünden ilk sırada.
Devletimizin köylüyü köyünde tutmak, üretime katkı sağlamak için nakli yardımda bulunduğunu duyuyoruz. Ve tarım her geçen gün değerini artırıyor, geleceğin sektörünün en başında tarım ürünleri geliyor. Köylümüzün ürettiği patatesi balı fasulyeyi değerinden düşük almaya çalışan fırsatçılara aman vermemek için, valiliğimiz ve belediyemize büyük görevler düşüyor, üreticilerimizin elinde kalan ürünleri satın alıp ihtiyaç sahiplerine dağıtılsa fena mı olur? Bunun çevre illerde uygulandığını görüyoruz.
Özetleyecek olursak işsizlik rakamlarını bilmiyorum ama şunu iyi biliyorum ve görüyorum ki tarım sektöründe istihdam alanları açılacak. İlimin yüzölçümü büyüklüğünde ki Hollanda devleti tarım ürünü ihracatında ABD’den sonra 2.sırada. Bizde neden olmasın!..