Ekmeğini gazetecilik mesleği ile götürmeye çalışan, rızkını bu işten temin eden "Baskı operatöründen, editörüne muhabirinden mürekkep kokusu almış tüm emektar gazeteci" arkadaşlarımızı zan altında bırakacak her türlü olayın karşısında olduğumuzu bir kez daha yineliyorum.
Özellikle bu dönemde sap ile samanı karıştırmamak çok önemlidir.
Gazeteci toplumun menfaatlerini kendi menfaatlerinin önünde tutandır.
Tutmalıdır da.
Çünkü gazeteci kamu hizmeti yapar. Topluma örnek olmalı, önde gitmeli ve topluma yön veren olmalıdır.
Kalemini doğrular için kullanmalı, asla silah olarak görmemelidir. Gazetecilik etik kuralları içerisinde yapılmalıdır. Gazeteci kılığına girmiş ancak gazetecilikle uzaktan yakından alakası olmayan kişiler, bu topluma ve hakkıyla gazetecilik yapan insanlara zarar vermektedir.
Şu da bilinmelidir ki yaptığımız sosyal medyada ve gazetelerde yazdığımız yorum ve açıklamlarımız kimsenin güdümünde ve talimatıyla yapılmamaktadır.
Şahsi ikbal ve çıkarlar doğrutusunda mesleki ahlaka uygun olmayan tüm davranışların karşısında olacağız.
Gazetecilik dik duruş gerektirir.
Onur ve gurur gerektirir.
Biz, Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve Sivas Gazeteciler Cemiyeti olarak her zaman meslektaşlarımızın hakkını korumaya devam edeceğiz.
Basına yapılacak her türlü haksız saldırı yada baskıya karşı tepkimizi ortaya koymaktan geri çekinmeyeceğiz.
Saygılarımla.
