SEVR’İN ÇOCUKLARI CUMHURİYETİN ÇOCUKLARINI YENEMEZ!!! - Murat Sulakcı
Son günlerin popüler konusu olan açılım ve onun arka planında yer alan siyasal İslamcılar ve siyasal Kürtçüler’in, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri süregelen ülkenin rejimini ve sınırlarını değiştirmek suretiyle emperyalizm destekli bir Kürdistan devleti kurma hayali maalesef ortadadır. Tabi bu sürecin daha dün terörist dedikleri ile birlikte kol kola olmaları ilk bakışta şaşırtıcı gibi gelebilir. Ama […]

Son günlerin popüler konusu olan açılım ve onun arka planında yer alan siyasal İslamcılar ve siyasal Kürtçüler’in, Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri süregelen ülkenin rejimini ve sınırlarını değiştirmek suretiyle emperyalizm destekli bir Kürdistan devleti kurma hayali maalesef ortadadır. Tabi bu sürecin daha dün terörist dedikleri ile birlikte kol kola olmaları ilk bakışta şaşırtıcı gibi gelebilir. Ama dünyadaki terör eylemleri yasa dışı faaliyetleri birtakım uluslararası güçlerin beslendiğini ve emperyalist ülkelerin çıkarlarına çalışacak iktidarların olduğu da bilinen bir gerçektir. Buradan hareketle bölgemizde yaşadığımız olaylarında bu güçlerin talimatı ve finansıyla mümkün olduğunu PKK terör örgütünün kendisini sözde fesih edecek noktaya gelmesi, MHP liderinin yüz seksen derece dönüş yapması tamda oynan oyunun en açık halidir. İşte yarım kalmış oynanan bu oyunun Ana hikâyesi, İtalya’da düzenlenen San Remo Konferansı ‘nın 19 Nisan 1920 tarihli toplantısı sonunda hazırlanan “5 Sayılı Ek Metin’le sınırları çizilen Kürdistan hikâyesi idi. İşte Lozan ile birlikte tarihin çöplüğüne atılan bu belgeyi Osmanlı tarafını temsil eden heyet olan; Ayan Meclisi Başkanı Hadi Paşa, Rıza Tevfik Bölükbaşı ve Bern Büyükelçisi Reşat Halis Bey’ler tarafından 10 Ağustos 1920’de imzalanmıştı. Daha sonra ise Sevr Antlaşması’nın “Kürdistan” maddeleri de bu metne uygun olarak hazırlanmıştı. Buradan güç alan ABD Başkanı W. Wilson, Ekim 1920’de hazırladığı bir haritada, Anadolu’nun kuzeydoğusunu Ermenilere, güneydoğusunu ise Kürtlere bırakıyordu. Hain paylaşım planı olan Sevr Antlaşması’nın bazı maddelerine göre bu konuyla ilgili olarak ; “Kesim III, Kürdistan” başlıklı bölümündeki 62.-64. maddelere göre Kürdistan’a önce “özerklik” sonra “bağımsızlık” verilecekti. 62. maddeye göre Sevr Antlaşması’nın yürürlüğe girmesinden sonraki altı ay içinde İstanbul’da İngiliz, Fransız ve İtalyan hükümetlerinden üçer kişilik bir komisyon toplanıp “Suriye, Irak ve Türkiye sınırının kuzeyinde Kürtlerin sayıca üstün olduğu bölgelerin yerel özerklik planını” hazırlayacaktı. 63. maddeye göre Türkiye, bu komisyonların “Özerk Kürdistan” kararını kendisine bildirildikten sonra üç ay içinde yürürlüğe koymayı kabul edecekti. 64. maddede ise açıkça “Bağımsız Kürdistan’dan söz ediliyordu. Yukarıda belgeleriyle kısaca anlatmak istediğim planlar maalesef bölgemizde sürekli canlı tutularak emperyalistlerin, milletimizin ün iter yapısını bozarak kendilerine uydu devlet yaratma çabasını görmekteyiz. İşte son günlerde neden? Lozan tartışması gündeme sürekli geliyor ve Lozan’dan neden? Rahatsız olanların olduğunu kısaca da olsa anlatmaya çalıştım. Özetle Lozan’ı bilmeden yalanlara teslim olanların yanı sıra Türkiye Cumhuriyetini tasfiye etmeye çalışanlara karşı uyanık olmak, emperyalizmin oyununa gelmemek hepimizin yurttaşlık görevidir.