AĞUSTOS BÖCEĞİ VE MİLLİ EĞİTİM

Osman Nuri KESİCİ

12-10-2020 23:59

Ezop tarafından falp şeklinde yazılmış olan Ağustos Böceği ve Karınca hikâyesini bilirsiniz. Ben de bu hafta size Ağustos Böceği ve Milli Eğitimi yazayım dedim.  Bildiğiniz gibi 13 Mart 2020’den beri eğitim ve öğretim yapılan kurumlar uzaktan eğitime geçti. 13 Mart’tan okulların kapandığı güne kadar çok da eğitim verildiği söylenemez. Sadece 2019-2020 eğitim öğretim dönemini başarı(!) İle kapatmaya çalıştırlar. Alelacele bir şekilde TRT’ye EBA TV kurularak hazırlanan eğitime geçildi.  Zaten alt yaptı ve hazırlıksız yakalanan Milli Eğitim Bakanlığı ve tabi ki öğrencilerinde bilgisayar, tablet gibi cihazlarının olmasından dolayı öylece dönemi kapattık. 2020-2021 Eğitim öğretim dönemi içinde ağustos böceği gibi geçiren Milli Eğitim Bakanlığı Özel okulların fiyatı düşürmeye başlaması ile de önce 21 Ağustos’ta başlayacak dedikleri açılış tarihi vererek fiyat düşürmeyi engelledi. Ama Türkiye genelinde okullar kısmi bir eğitime geçirilmeye çalışılıyor. 12 Ekim’den itibaren kısmi olarak eğitime tekrar başlanıyor.  Neyse asıl konumuz Ağustos Böceği ve Milli Eğitim!..  Daha önce de “Fatih Projesi” ile bir büyük başarısızlığa imza atmışlardı. O zaman sosyal medya hesabımdan “Önce öğretmenlere mail atmayı öğretin” demiştim.  Şimdi teknolojiyi iyi kullanan öğretmenlerimiz üzerlerine alınmasınlar. Teknolojik gelişmeleri takip etmek zor ve masraflı bir iştir.  Uzaktan eğitimde hem altyapı olarak zor hem de maddi olarak zorlayıcı bir durumdur.  Öğrencilerimiz 2020-2021 eğitim öğretim döneminde EBA ve çevrimiçi derslerden sorumlular. Televizyon ve internete bağlanacak bir cihazınız yoksa bunları almak zorundasınız. Aynı durum öğretmenler içinde geçerli. İmkanı olmayan halen milyonlarca çocuk var. Bunların imkanı olsa bile internet alt yapısı olmayan yerleşim yerlerimiz var. Bu da eğitimde eşitsizliği getirmektedir. Bazı öğretmenlerimiz ders için bilgisayarın başına geçtiklerinde kendileri bağlantı kurmayı başaramıyor kaldı ki şimdi ki öğrenciler öğretmenlerinden daha iyi teknolojiyi kullanıyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı yaz boyunca ıslık çaldı gezdi bu öğretmenlerimize bağlantı programlarının nasıl kullanılacağının eğitimi verilemez miydi? Bu iş için Milli Eğitim Bakanlığında bu eksikliği giderecek tedbirleri düşünecek bir kişi de mi yoktu? Çocuklar öyle yada böyle bir şekilde çevrimiçi derse giriyorlar. Öğretmen çocuklar gürültü yapıyor diye şikâyet ediyor ama bir tuşla çocukların sesini kısmayı bilmiyor.  Öğretmen ders sırasında çocukların evinin içinden gelen gürültüyü duyup “Kardeşini oradan çıkar” derken kendi ders anlatırken kendi evindeki hareketliği için “Evden eğitim veriyoruz. Ne yapayım” diye biliyor. Türkiye şartlarında her çocuğun kendi odası olması çok zor. Olsa bile hayatın içinde özel oda muafiyeti bir şekilde bozuluyor. Ya annesi bir anda evi süpürmeye başlıyor, yada evin kapısı çalıyor. En güzel eğitim alma yeri okullarımız. Ama hastalıktan dolayı bu şimdilik imkansız.  Bir taraftan da eğitim bazen bir öğretmen bir öğrencinin katılımı ile başlıyor. Belli bir süre tek öğrencisi ile konuşan öğretmen dersi erken bitirmek zorunda kalıyor.  Ders anlatılırken bir de bakıyorsunuz öğretmen oğlunu veya kızını çağırmış “şu çocuğun sesini aç” diyor.  Önce çocuklara eğitimi verecek öğretmenlere bu konuda eğitim verilmesi gerekiyordu.  Keşke Milli Eğitim Bakanlığı çevrimiçi derslerin kaydını sisteme kayıt edecek teknolojiye sahip olsa da tek öğrenci bile derse girmeden anlattığı dersi tekrar izlenebilir hale getirmiş olsalardı. Alt yapısız bir eğitimden hiçbir şey beklenemez.  Ağustos Böceği hiç olur mu karınca?
DİĞER YAZILARI SİYASETİN BUZ TUTUĞU ZAMAN  01-01-1970 03:00 UNUTURSAK KANIMIZ KURUSUN 01-01-1970 03:00 Eğitim mi? 01-01-1970 03:00 BAYRAMDA ŞEKER TÜKETİMİ DOĞAL OLARAK ARITIYOR 01-01-1970 03:00 “BABALAR GİBİ SATARIM”DAN “EKMEK SATARIM”A 01-01-1970 03:00 Bayramda şeker tüketimi doğal olarak arıtıyor. 01-01-1970 03:00 KİME PARA VAR! 01-01-1970 03:00 YEREL BASIN ÇALIŞTAYI 01-01-1970 03:00 DOLANDIRILMAYIN 01-01-1970 03:00 SÜPER MÜZE “ŞEHİR MÜZESİ” 01-01-1970 03:00 FABL 01-01-1970 03:00 İLİMİZDE İTFAİYE YETERLİ Mİ? 01-01-1970 03:00 LİYAKAT 01-01-1970 03:00 Yazıcıoğlu’nun Özlü Sözleri 01-01-1970 03:00 Derdimiz Ekonomi!.. 01-01-1970 03:00 Hayatın Kıymetini Bilin 01-01-1970 03:00 Şaşkın Leylek 01-01-1970 03:00 TELEFONLARA BAKMAYANLAR KİM? 01-01-1970 03:00 Başka Sivas Yok!.. 01-01-1970 03:00 Plaket Sevdası -3 01-01-1970 03:00