Siyasi tarihimize Konya’dan bağımsız milletvekili olarak giren ve daha sonra da MİLLİ NİZAM PARTİSİ’Nİ kurarak İslami esasları kendinse rehber edinen NECMETTİN ERBAKAN deyince aklımıza önce milli görüş ve onun teorik altyapısı olan ADİL DÜZEN gelir. Süreç içerisinde bu görüşünü sahada yayamaya çalıştığı için kendisi mücahit kelimesiyle anılır olmuştu.Yetmişli, yıllarda ülkedeki iç karışıklar bahane edilerek 12 Eylül Cunta yönetimi bütün partileri kapamış ve yerine gelen Milli Birlik Konseyi ve onun atadığı Başbakan Bülent Ulusu ve yardımcısı olan eski MSP’ li Turgut Özal olmuştu.
Amaç hasıl olmuş Amerika’nın istediği gibi bizim çocuklar darbeyi yapmış ve ülke Neo liberal politikalara yelken açmış , yeni bir gençlik ve devlet yapısı oluşturulmak için düğmeye basılmıştı.
Tabi bu yeni yapıda öncelikli olarak ülkücü ve sol görüşlü gençler tasfiye edilerek yerine yeşil kuşak projesinin Türkiye versiyonu proje son hızla devlet organları eliyle hayata geçirilmeye başlamıştı.
Peki bu proje ile varılmak istenilen nokta ne idi, irdelemek gerekirse; Dini hassasiyetleri öne çekerek fazla sorgulamayan, diğer İslam ülkelerinde ki gibi din yerine hurafeyi yaşanır hale getirerek toplumsal gerçeklikten uzak bir nesil oluşturma çabası önemli bir hedef oldu.
Tabi bu hedef ADİL DÜZEN için yola çıkmış kapitalizmle mesafeli ve en önemlisi ise faiz haramdır diyen bir nesille hareket etmenin hem ideolojik hem de maddi açıdan bir bedeli vardı. Daha önemlisi ise bu harekat içersinde işlerine yarayacak bir lider ve kadro tesisi gerekiyordu. Aranılan kan olan hocanın öğrencisi bulunmuş SOSYAL DEMOKTRAT’ların da yerel yönetimlerdeki başarısızlığı çok önemli bir fırsat olmuştu.Ayağına gelen fırsatı tepmeyen bu hareket diğer merkez sağ partilerin çokça bölünmesiyle birlikte özellikle Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerini almasıyla ilk adım atılmış oldu. Tamda emperyalist ülkelerin arayıpta bulmadığı bir ortam meydana gelmişti.
Yerelde belediyelerle birlikte sisteme giren mücahitler daha sonrada genel iktidara sahip olunca özellikle inşaat ve imar üzerinden Mücahitten Müteahite dönüşmeye başladı.Tabi bu süreçte bol kazançlı adrese teslim ihaleleri alan sözüm ona mücahitler karşı oldukları faize de ses çıkarmadılar.Artık sistemin ve emperyalizmin emrine giren bu yapı geri dönülmez bir noktaya gelmiş oldu.Söylediklerinin aksine ne varsa onları yapan önce NAS sonrada FAİZİ bas politikasına geçerek halkı sefalete sürükleyen bu kadroyu ve süreci özetlersek.
ADİL DÜZENDEN SÖMÜRÜ DÜZENİNE ,NASTAN FAİZE
MÜCAHİTTEN ,MÜTEAİT’E çıkmaz sokağın içindeki iktidar!