Türk-İslam sentezi, 1970'lerin ortalarında Türkiye'de ortaya ve aşırı sağ ideoloji. Sıklıkla Ülkücüler tarafından benimsenmiştir.
Sentez,Aydınlar Ocağı çevresinde ortaya çıktı. İdeolojinin önemli bir savı, Türklük ve İslamiyet arasında esasta bir uyum olduğudur. Kuramcıları, Osmanlı İmparatorluğu döneminde başlayan ümmetçilik ve milliyetçilik tartışmasıyla ilgilenmiştir. Senteze göre ümmetçilik Allah iradesine teslim olmuş bir topluluğun peşinden koşmaktır.
Türk-İslam sentezi ilk olarak Soğuk Savaş sırasında Gladio 'nun bir parçası olarak, ülkede artan Sovyet destekli sol etkiden endişe duyan Alparslan Türkeş gibi Amerikan destekli sağcı entelektüeller tarafından yaratıldı ve teşvik edildi. Dinden ilham alan bir milliyetçilik yapmak istediler.
Sentezciler nihai olarak ümmet birliğine karşı olmasalar da, pratik nedenlerle bunun zorluğundan hareketle, Türk-İslam birliğinin önem kazandığını öne sürmüşlerdir. Senteze göre Türk-İslam sentez milleti, diğer İslam milletlerine göre Allah yolunda savaşma açısından ayrıcalıklı bir konumdadır. Türkiye'de özellikle Büyük Birlik Partisi'nin kurucusu olan Muhsin Yazıcıoğlunu'da destekleyen birçok Türk-İslam sentezcisi mevcuttur.
Yukarda kısaca anlatmaya çalıştığımız Türk –İslam sentezinin kurulu aşamasından günümüze gelindiğinde ise ne Türkçü, ne de ümmetçi kadroların kalmadığını görmekteyiz.Bunu birkaç örnekle açıklamak gerekirse Alparslan Türkeş’in partisi varlığının omurgasını oluşturan ve her defasında bayrak ve vatan vurgusu yaparak yaşam bulmuş bir parti idi.Yıllarca Ak Partiye kendi savunduğu değerler üzerinden sert eleştiriler yapan MHP özellikle 2016 yılından itibaren kendisiyle çelişerek T.C’yi çözüm sürecinde indiren ,milliyetçiliği ayaklar altına alan Türklüğü değil Arap gibi yaşamayı İslam diye tabir yerinde ise yeğ tutan bir partiyle yaklaşık olarak sekiz yıldır Cumhur ittifakında yer almıştır.
Öte yanda yıllarca Milli Görüş geleneğini temsil eden Maneviyatçı ve Mukaddesatçı bir nesil yetiştirme yolunda Erbakan Hocanın yanında saf tutan bugünkü Ak parti kadrolar Milli Görüş gömleğini çıkartarak iktidar oldu.Asıl hikaye işte tam da burada başladı.Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki emellerinin gerçekleşebilmesi için özellikle Müslüman coğrafyada Osmanlı döneminde uyguladıkları dinsel motifler üzerinden ayaklanmalar çıkartarak önemli ölçüde toprak kaybımıza neden olmuşlardı.Bu fikri yapının uzantısı olan AKP yine vatandaşlarımızın dini duygularını istismar ederek ülkeyi sosyal ve ekonomik yönden kaos ortamına sürüklediler.
Buna birkaç çarpıcı örnek verecek olursak ;2023 yılı genel seçimleri öncesi NAS AYETİ üzerinden hareket ederek FAİZ konusunu kesinlikle kapatarak ben varken asla bu faiz yükselemez diyerek oy istemişti.Ne var ki seçim öncesi %8.5 olan faizi seçim sonrası %45 çıkartması,büyüme rakamları üzerinden gerçekçi olmayan değerler üzerinden memur ve işçi zammı yapılması,yandaşlara hakkı olmadığı maaşların verilmesi,ihalede kayırmacılık, işe alınırken mülakatlarda torpil gibi bir çok şeyin yaşanmasıyla birlikte İslam’ı siyasi emellerine kurban ederek halkta inanç açsından önemli bir tahribata yol açtılar.
Bütün bu yaşananları kısaca özetlersek Türk siyasi hayatında yetmişlerde ortaya çıkan bu akımı MİLLİYETÇİ HAREKET PARİSİ Türkçülüğü ,ADALET VE KALKIN PARTİSİ ise Ümmetçiliği istismar ederek savunduklarıyla yaptıkları çelişen bu iki partiyle birlikte şunu görmüş olduk ki; Ortak akıl ,demokrasi ve insan hakların olmadığı bir yerde sadece iktidar olmak için kullanılanların TÜRK- İSLAM SENTEZİ denilen bir fikriyatı çökerten iki parti şimdiden tarihe geçtiler.