İYİ Parti Merkez İlçe Başkanı Melih Uçmaz : Ülkemiz ekonomik krizle birlikte büyük bir beyin göçü tehlikesiyle karşı karşıyadır. Türk doktorlar tıpkı mühendisler gibi ülkemizi hızla terk ediyor. Türkiye son zamanlarda kendi üniversitelerinde yetişmiş, ülkenin çarklarını çeviren insanlarını kaybediyor.
Türkiye son zamanlarda kendi üniversitelerinde yetişmiş, ülkenin çarklarını çeviren insanlarını kaybediyor.
Bu durum New York Times dahil pek çok yabancı basında haber olmuş durumda. 2012’de 59 Türk doktor yurt dışında yaşamak için başvuru yapmışken, 2021’de bu rakam maalesef 1200’ü aşmış bulunmaktadır. Ve yeni mezun hekimler uzmanlık sınavına çalışmak yerine, yurt dışında kabul görmek için Almanca İspanyolca gibi diller öğrenmektedir. Bu hazin tabloda gurur duyulacak bir nokta varsa o da Türkiye Cumhuriyeti Üniversitelerinde yetişmiş hekimlerimizin gittikleri ülkelerde işlerini iyi yapan insanlar olarak kabul görmeleridir. Ancak yetiştirdiğimiz insanları hızla kaybederken, ülkemize Ortadoğu’dan gelen milyonlarca liyakatsiz insanın var olduğunu bilmek geleceğe umutla bakmamıza engel olmaktadır.
Yakın zamanda belli branşlardaki doktorlara ulaşamadığımızda beyin göçünün sonuçlarını yakından hissetmeye başlayacağız. Elbette bunun sorumlusu, sağlık çalışanlarına şiddeti engelleyemeyen, sağlıkçıların gece gündüz verdiği emeğin karşılığı olarak onlara sadece alkışı layık gören, meclis genel kuruluna getirdikleri doktorlara yönelik sözde zam önerisini komisyona geri çekip zam vermeyi bile beceremeyen AKP iktidarıdır. Bu durum ülkenin yönetilemiyor olmasının en açık kanıtlarından sadece bir tanesidir.
Plansız programsız, israfa dayanan, alanında uzman insanların söylediklerini göz ardı eden, adaletin olmadığı bir yönetim anlayışının ülkemizi getirdiği nokta ortadayken gidenleri suçlamak haksızlıktır. Bize düşen yurt içi çalışma şartlarını iyileştirmektir. Özellikle devlet hastanelerinde doktorlarımız neredeyse günde 100 hastayı tedavi etmeye çalışmakta, acil servislerde 36 saat nöbet tutmak durumunda bırakılmaktadır. Yaşadıkları bu zorluklara rağmen bazı hasta yakınlarınca şiddete uğradıkları gibi yetkililerce yapılan bazı talihsiz açıklamalar da doktorlarımızı manevi olarak yıpratmaktadır.
Sağlık alanında yaşanan bir diğer sorun da ilaca erişimdir. Son zamanlarda çocuk şurupları gibi basit ilaçlara bile ulaşma zorluğu yaşanıyor. Ortalama bir eczanenin yüzerli adetlerde aldığı ilaçlar, depolardan birer ikişer kutu olarak eczanelere giriş yapabilmekte. Şubat sonunda %35 civarında gelecek zam bu durumu ne kadar iyileştirecek yaşayıp göreceğiz. Çünkü şu an şişe-ambalaj maliyeti bile devletin ödediği tutarın üstünde. İlaç sanayicilerinin zammı yeterli görmediğinden işçi çıkarma yoluna gitmeleri de kaçınılmaz olacaktır.
İYİ Parti; "önce insan sağlığı" ilkesinden hareket ederek koruyucu sağlık hizmetlerine öncelik verecek toplu yaşam alanlarında gerekli önlemleri alacaktır. Aile hekimliğini amacına uygun hale getirecek, tedavi edici sağlık hizmetlerinden herkesin eşit olarak yararlanmasını sağlayarak sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılmasının önüne geçecektir. Tamamen sağlık çalışanlarının talepleri doğrultusunda ayrı bir sağlıkta şiddeti önleme yasası çıkarcak ve tavizsiz olarak uygulanmasının takipçisi olacaktır.
Yeni programlarla ülkemizi düştüğü zor durumdan çıkarmak için var gücüyle çalışacak kadrolara İYİ Parti sahiptir ve ülkemiz için tek çözüm İYİ Parti iktidarıdır.
