EKONOMİ
Giriş Tarihi : 22-09-2020 14:30   Güncelleme : 22-09-2020 14:30

SERVİS ŞÖFÖRLERİNİN İSYANI

Küresel salgından dolayı geçtiğimiz Mart ayından bugüne kadar faaliyetlerini sürdüremeyen okul servisleri ve servis çalışanları okulların eğitim – öğrenime açılmamasından dolayı ekonomik krize girdiklerini ve gelir kaybı nedeniyle dayanacak güçleri kalmadığından isyan ediyorlar.

SERVİS ŞÖFÖRLERİNİN İSYANI
Haber Merkezi
Sabahın köründe yollara düşerler...
Fabrika, Okul ve sıcacık yuvalar arasında köprüdür onlar..
İçlerinde haddini bilmezler yok değil.
Ancak tespit edildiğinde bir daha geri dönüşleri söz konusu değildir bunların.
Büyük çoğunluğun yüreği insan sevgisi ile atar.
Öğrenci, işçi-memurları EVLERİ, İŞLERİ ve OKULLARI arasında kazasız-belasız, sağlıkla ulaştırmak için büyük bir çaba harcarlar…
Onlar için keder ve tasa söz konusu değildir.
Cenazeleri olsa dahi gözyaşlarını yüreklerinin derinliklerine gömer, acılarını taşıdıkları insanlara hissettirmezler…
Bazen sevdiklerini defin etme imkânları bile kısıtlıdır veya hiç yoktur servisçilerin…
Çetin hayat şartlarında bir lokma ekmek peşinde koşarlar…
Hasta olmakta neymiş, servisin gelip gelmemesi taşıdıklarının umurunda bile olmaz.
Maaşlarından veya hakkedişinden kesilir, hem de sorgusuz sualsiz.
Aldığı para tatminkar mı değil mi taşımacı şirketin umurunda olmaz, yükü hep sözleşmeli taşımacılar ve onları çeken şoförler çeker…
Kıt kanaat geçinseler de bu kimsenin umurunda değildir, düşünmezler bile.
Servis şoförüdür onlar, sözleşmeli taşımacılardır.
Taşıdıklarının gözünde hep servis şoförü olarak bilinirler…
Sahnede şarkı söyleyip, opera yapan sanatçı misali içleri kan ağlasa da yüzleri hep güleçtir onların.
Yol boyunca dinledikleri müzik bile taşıdıkları için sorundur.
Bilemezler ki, 'yaşantımız bir yelkenli gemiye benzer, müzikse onun rüzgarıdır!..'
Kozmopolit bir yapıdır servisçilik.
Binlerce amaç için bin parçaya bölünmüşler…
Bir türlü ortak paydada buluşamazlar.
Yarı aç yarı tok param parça bir hayat ve her öğlen yarım ekmek dönere muhtaç bir yaşam…
Kazancın en düşüğünü onlar alır, vergide kazığın en büyüğü onların payınadır…
Odaları var temsilcileri ne işle meşgul bilinmez. 
Ulaştırması var, kaymağını yandaşa, posası servisçiye kalır.
Herkes bir birine paralamanın derdine düşmüş servisçi ancak uykudan bir türlü uyanmaz...
Bunca dert tasa yetmiyor gibi covit-19 denen illette gelir bizi bulur. Bir ay işi sekteye uğrayan esnaflar ortalığı ayağa kaldırır. Yedi aydır kontak çevirmemiş araçları çalışmayan, evine bir lokma ekmek alamayan, evinin kirasını, işyerinin kirasını ödeyemez durumda olan, kredisini, kredi kartını ödeyemez durumda onbinlerce servisçi esnaf arkadaşlarımız ise permeperişan bir vaziyette beklemektedir.
Okullar açılacak diye eş-dost yardımı ile çalışmayan araçlarını muayene yaptırdı.
Araç sigortasını yaptırdı.
Temmuz MTV’sini ödedi.
Kaskosunu yaptırdı.
Araç bakımlarını yaptırdı.
Ne olacağımızı bilmeden arafta kaldık.
Devletimiz, odalarımız bizim yok olmamızı istiyor ise çıkıp söylesinler.
Yok, sizler yıllardır bizim en değerli varlıklarımızı taşıyorsunuz diyorsanız siz neredesiniz?
AdminAdmin

Admin