Kafkas Cephesinin en önemli harekâtı olan Sarıkamış Harekâtı, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda kaybedilen toprakları geri almak ve Rusların Doğu Anadolu’yu işgalini engellemek için yapılmıştır. Kafkas Cephesi genellikle Türk ordusunun başarısız olduğu ve ağır kayıplar verdiği Sarıkamış Harekâtı ile hatırlanır.
Kafkas Cephesinde Kasım ayında yapılan Köprüköy ve Azap muharebelerinde Türk ordusu Rus ordusuna karşı başarılı mücadeleler vermiştir. Buna rağmen harekâtın başarısız olmasına sebep olan birkaç neden vardır. 22 Aralık 1914’te başlayan harekâtın planlandığı gibi gitmemesinin en önemli nedenlerinden biri Türk askerinin hazırlıklı olmadığı sert kış şartlarıdır. -40 dereceye kadar düşen hava sıcaklığı Türk Ordusunun ağır kayıplar vermesine sebep olmuştur. Türk askerinin inançla, azimle, bıkmadan ve usanmadan mücadeleye devam etmesi büyük ümitlerle girişilen harekâtın başarılı olmasına yetmemiştir.
Sarıkamış’ta 60 bini donarak olmak üzere 78 bin şehit verdik. Donarak şehit olan 60 bin askerimiz 1914 yılının 15-22 Aralık tarihleri arasında, Sarıkamış yakınındaki Allahuekber dağlarında, Kars’ı Ruslardan geri almak için harekata katılmışlardı. Milletimizin değişmez karakteri olan bağımsızlık ve özgürlük için canlarını feda ettiler.
Rus Kafkas Ordusu Kurmay Başkan Vekili Dük Aleksandroviç Pietroviç Sarıkamış’ta gördüklerine anılarında şöyle yer veriyor: “İlk sırada diz çökmüş dokuz kahraman. Mavzerleriyle nişan almışlar, tetiğe asılmak üzereler ama asılamamışlar. İkinci sırada cephane taşıyanlar var, sandıkları bir avuçlamışlar ki, kainattan hırslarını almak istiyor gibiler. Öylesine kaskatı kesilmişler. Ve sağ başta Binbaşı Nihat. Dimdik ayakta, başı açık, saçları beyaza boyanmış, gözleri karşıda. Allahuekber dağlarındaki son Türk müfrezesini teslim alamadım. Bizden çok evvel, Allah’larına teslim olmuşlardı.” Bu doğrudan tanıklıktan gelmiş sözler de şehitlerimizin bağımsızlık ve özgürlük istencini bizlere hatırlatıyor.
Kahraman ordumuzun azmi ve cesareti bugün bize büyük sorumluluklar yüklemektedir. Türk askerinin büyük bedeller karşılığında bize emanet ettiği değerleri gelecek nesillere aktarmak en önemli vazifelerimizden biridir.
Türk milletinin hafızasında hiçbir zaman unutulmayacak izler bırakan Sarıkamış Harekâtı’ nın 109. yıldönümünü idrak ederken hiçbir zaman unutmayacağımız şehitlerimizi rahmetle ve şükranla anıyorum.
Yazımızı şehitlerimiz için yakılan bir çok ağıt vardır bunlardan bir ağıtda Aşık Maksut FERYADİ’nin ağıtını siz saygı değer okuyucularım ile paylaşmak istedim.
SAYGILARIMLA …
SARIKAMIŞ AĞIDI
Doksan bin şehidim bu vatan için
Serden, Candan geçmişler Sarıkamış’ta
Ayakları yalın, sırtları çıplak
Dağlar taşmışlar Sarıkamış’ta.
Ayrılmış anadan bacıdan yardan
Hizmete gelmişler dört bir diyardan
Döşekleri buzdan, yorganı kardan
Hep şehit düşmüşler Sarıkamış’ta.
Maksut’ um gözlerim doymadı yaşa
Hepsi çiçek gibi vermiş başbaşa
Nasıl sarılırsa gardaş gardaşa
Öyle sarılmışlar Sarıkamış’ta.
Boranda karda,
Kalmışlar darda.
Soğanlı dağında,
Allahuekberde.
Dağlar aşmışlar
Candan geçmişler
Şehit düşmüşler
Bu vatan için.
Söz-Müzik: Aşık Maksut Feryadi