“BENİM DİPLOMAM ORJİNAL”
Öyle ya dijital çağdayız ve bu dijital çağın nimetlerinden yararlanabiliyoruz.
Aklımıza gelen her türlü güvenlik duvarları tedbirleri alınmış, e-imza sertifikaları, şifreli girişler, Hepsi anında silinerek, Mesela, 8 puan almış birinin notu 70’e anında kısa bir çalışmayla çıkartılabiliyor, sonunda istediğin yere nokta vuruşla hedefi tutturup, mevcut sahte, çakma bir diplomayla hayaline kavuşup, işe başlamış olabiliyorsun.
Burada mesele yalnızca sahte diplomalar değil; hemen her insanın aklına gelebilecek olan, bu benim doktorum gerçekten doktor mu, bindiğim uçak pilotu gerçek pilot’mu, şehirlerarası otobüse bindiğimizde bu otobüsün şoför’ü gerçek şoför’mü, şu ilçe’nin Kaymakam’ı gerçek kaymakam’mı, Namaz kıldığım cami Hoca’sının gerçek hoca’mı V.S. sorusunu sorar hâle gelebilmek içler acısı.
Bu olay bir bakıma çok düşündürücü, çünkü hepimiz gülerken aslında korkuyoruz ama belli etmemeye çalışıyoruz.
Bir yandan bu korkumuzu çoktan fark ettik, artık cesaretsizlikten mi , çekimser kalmaktan mı, yoksa vurdum duymazlıktan mı, belki de gerçeği hissettiğimizden mi hep sustuk.
Ama yeri geldiğinde istemeyerek dahi olsa evet gülüyoruz, neden.?
Artık bu kadarı da çok olduğu için diyoruz.
Sahte diploma skandalı, yalnızca birkaç kişinin çıkar sağlama hikâyesi değil; ülkenin güvenlik, ahlak ve liyakat sınavı bence.
Bu sınavdan geçmek için tek çare, ivedi olarak tüm resmi kurum, inşaat sektörü dahil, şirketler, sivil toplum kuruluşları, Üniversiteler, kısacası inneden ipliğe diye bir tabir vardır, hemen diplomaları kontrol edip, sil baştan yapmak lazım.
Resmi kurumlarda bu kontrol çok basit, her bakanlığın personel Genel Müdürlüğü veya Başkanlığı var, aç bakanlık personelinin şahsi dosyalarını, kontrol et, tek bir evrakla sorgula, Bakanlık olarak yaz bir üst yazı, dağıtım olarak 81 İl, İlçe Müdürlükleri ve bağlı kuruluşlarına bu kadar basit.
İsteğe bağlı, gönüllülüğe esas olarak ta.!
“BENİM DİPLOMAM ORJİNAL”
Diyebiliyor musun.?
Sonuç, bu sahte diploma, sahte belge ve buna benzeri konular kamuoyunda, özellikle basında ciddi bir tartışma yarattı. Fakat konu sadece bu belgelerle sınırlı kalmayacak gibi. Sahte ehliyetler, işe giriş evrakları, akademik ünvan belgeleri gibi pek çok alanda da benzer örneklerle karşılaşmak her an mümkün. Bu yaşananlar, sistemde daha derin yapısal sorunları yaşatabileceği gibi, karmakarışık bir yöne sürükleyebilir.
Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere;
Hoşça kalın.