DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Ali DAĞ
Ali DAĞ
Giriş Tarihi : 08-01-2024 13:12

KÖY ENSTİTÜLERİ – 2

 Evet, sevgili okurlar günümüzde bile 1940'lı yılların Türkiye'sinde eğitim sisteminin ne kadar gerisinde olduğunu maalesef eğitim sistemimizde yaşıyoruz. Enstitüde okuyan öğrencilere bilim, sanat, sağlık, ekonomi, sosyal bilimler, sanayi, kültür gibi yaşamın her alanda hayatımızda olan konular hakkında eğitimleri, kız erkek ayrımı yapmadan eşit yurttaşlık bilinciyle yetiştirilmişlerdir. Köy Enstitüleri, insan merkezli bir projedir. Enstitülerde öğretmek, öğrenmek işbirliği içinde çalışarak üretmek mantığı geçerlidir.

     Tarlada ve sınıfta fedakârlık ruhu içinde pratik eğitim gören Enstitü mezunları, köylerdeki cehalet, yoksulluk, bağnazlığın amansız düşmanıydılar. Özellikle kız mezunlar gittikleri köyün öğretmeni, ebesi ve sağlık hizmetlerini büyük bir coşku içinde yerine getirirlerdi. Köy Enstitülerindeki bu yaşam hiçbir Ülkeden örnek alınmamış, Kemalistler tarafından da kurgulanmamıştır. Bu yaşam yeniden canlandırılan Anadolu yaşamıdır zaten. Kadını kendinden ayrı tutmamış göçebe gelenekli toplulukların ortaçağ karanlığının henüz yok etmeyi başaramadığı, Cumhuriyetin canlandırma etkinliği ile buluşmuş bir davranış biçimidir.

     Öğrencilere aynı zamanda kolektif çalışma bilinci de verilerek, kendi yaptıkları binalarda eğitim görmüşler, kendi yaptıkları binalarda barınmışlardır. Kendi diktiklerini giymişler, kendi ektikleri, yetiştirdikleri sebze ve meyveleri tüketmişler, kendi kurdukları elektrik şebekeleriyle aydınlanmışlardır; kısacası kendi ürettiklerini tüketmişlerdir. Enstitü öğretmenleri ve öğrencileri kendi bireysel aydınlanmalarını sağlamakla kalmamış Anadolu toplumunu da aydınlatmışlardır. Her hafta sonlarında yöneticilerinin de eleştirilebildiği genel toplantılarda sürekli eleştiri ve öz eleştirilerinin yapıldığı özgür toplantıları yapmaktadırlar.

     Köy Enstitüleri’nin “din düşmanı” olduğu tezi de doğru değildir. Örneğin Çifteler Köy Enstitüsü’nde din konusu, tarih ve politikanın bir parçası olarak ele alınmış, Sünni ve Alevi gelenek ve görenekleri incelenerek dinlerin bugünkü kültür yapısı içindeki yerleri konuşulmuştur. Ayrıca Alevi ve Sünni öğrenciler bir araya gelerek her iki kültüre ait oyunları birlikte oynamışlardır.

     Köy Enstitülerinde “akla” ve “bilime“ vurgu yapılmıştır. Ancak Türk köylüsünün asırlardır en temel problemlerinden birinin “Allah ile aldatmak” olduğu dikkate alınacak olursa, köylüyü aydınlatmak, köylüyü bilinçlendirmek amacıyla yola çıkan köy Enstitülerinde “gerçek din eğitiminin” olmaması bence büyük eksikliktir. Toplumu neredeyse her konuda bilinçlendiren Köy Enstitülerinin, toplumun en çok ihtiyacı olan konuda, din konusunda da bilinçlendirilmesi gerekirdi.

     Köylünün “dindarla-dinciyi” ayırt edecek düzeye getirilmesi bile dini kullanan “gerici” çevrelere büyük bir darbe vuracak, böylece “din istismarıyla” toplamsal aydınlanmanın engellemesi önlenebilirdi. Ayrıca köy Enstitülerinin “din” karşısındaki “kaygısız” tutumu, sonraki süreçte Köy Enstitülerinin “ din karşıtı” olarak algılanmasına yol açmış ve bu algı toprak ağaları ve dini istismar eden, dinciler tarafından siyasi pazarlıklara konu olarak köy Enstitülerinin sonunu getirmiştir. Günümüzde ise tarikatlar ve cemaatler Milli eğitim müfredatını hazırlayıp uygulama aşamasına geçiyor maalesef. Nereden nereye...

Devam edecek.

08 Ocak 2024   

NELER SÖYLENDİ?
@
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA
sanalbasin.com üyesidir