Muhsin Yazıcıoğlu'nun Şiirindeki Hayal, Gerçek Olur mu? - Fatih UZUN
Muhsin Yazıcıoğlu, Türk siyasetinin en önemli isimlerinden biriydi. 1980 darbesinde cezaevinde yedi yıla yakın kaldı ve orada kaleme aldığı “Üşüyorum” şiiri, vefat ettiği karlı dağlarda hüzünle hatırlandı. Bu şiirinde, cezaevinin soğuk betonlarından uzak, huzurlu bir yeri düşlüyordu.Gelin, bir yolculuğa çıkalım ve onun hayalini canlandıralım. Geniş bir parkın girişindesiniz. Ayaklarınızın altında hafifçe nemlenmiş toprak bir patika […]
Muhsin Yazıcıoğlu, Türk siyasetinin en önemli isimlerinden biriydi. 1980 darbesinde cezaevinde yedi yıla yakın kaldı ve orada kaleme aldığı “Üşüyorum” şiiri, vefat ettiği karlı dağlarda hüzünle hatırlandı. Bu şiirinde, cezaevinin soğuk betonlarından uzak, huzurlu bir yeri düşlüyordu.
Gelin, bir yolculuğa çıkalım ve onun hayalini canlandıralım. Geniş bir parkın girişindesiniz. Ayaklarınızın altında hafifçe nemlenmiş toprak bir patika uzanıyor. Yolun kenarında kekik kokulu küçük koyaklar var. Hafif bir rüzgâr teninize dokunuyor ve buram buram nane kokusunu taşıyor. İlerledikçe, yolun iki yanında bembeyaz papatyalar açmış, güneşe gülümseyerek baharı selamlıyorlar. Aralarında mor peygamber çiçekleri de var; sessiz birer bahar müjdecisi gibi…
Biraz daha ilerlediğinizde, bir çeşme başına geliyorsunuz. Yıllardır buradan akan berrak su, zamana meydan okurcasına şerin serin akıyor. Kenarında yarpuzlar büyümüş, elinizi uzatsanız mis gibi kokusu üzerinize siner. İhtiyar taşların yumuşak köşeleri, zamanın dokunuşunu yansıtıyor. Avuçlarınıza su alıp içtiğinizde, o serinlik ruhunuza kadar işliyor.
Yolun devamında bir güvercinler ülkesi beliriyor. Elinizdeki yemleri etrafa saçtığınızda, güvercinler kanat sesleriyle size karşılık veriyor. Tam yanınızda, zarifçe gökyüzüne yükseldiklerinde, sanki sizi sonsuzluğa davet ediyorlar. Derin bir nefes alıp gökyüzünü izliyorsunuz. İçinizde huzur ve coşku bir arada…
Parkın sonunda geniş yeşil düzlükler var. Burada çocuklar özgürce koşup oynayabiliyor, insanlar gökyüzünü izleyerek huzuru hissedebiliyor. Burada beton yok. Sadece sonsuzluk hissi var.
Muhsin Yazıcıoğlu Hatıra Parkı Kızılırmak Projesine Dahil Edilebilir
Bu hayali gerçeğe dönüştürmek mümkün. Kızılırmak kıyısında, doğal dokusu korunarak inşa edilecek bir park, insanlara huzur dolu bir alan sunabilir. Burada yürüyen herkes, Muhsin Başkan’ın şiirlerinde geçen o kekik kokulu koyaklardan geçecek, papatyaların arasında oturacak, bir çeşme başında huzuru hissedecek.
Bu park, sıradan bir dinlenme alanı değil; bir anıt niteliğinde olmalı. Bu topraklara hizmet etmiş bir liderin hayalini gerçekleştirmek, ona duyulan vefanın bir göstergesi olacaktır. Onun ideallerini taşıyan herkes için bir buluşma noktası, huzuru arayan herkes için manevi bir sığınak haline gelecektir.
Eğer bir gün böyle bir park yapılırsa, eminim ki oraya giden herkes bir çeşme başında oturup yarpuz kokuları arasında derin bir nefes alacak, bir anlığına gözlerini kapatıp onun hayalini yaşayacak ve “Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum” diyerek gökyüzünü izleyecektir.