İSRAİL’İN ARZ-I MEVUDU MU? MOLLAR’IN YEŞİL KUŞAĞI MI?
Ortadoğu’da belirli sürelerde değişen haritalar, hiç değişmeyen savaşlar ve iç karışıklıklarına küresel ölçekte İran-İsrail savaşı ’da artık eklenmiş oldu. Bu durum yıllar önce ye dayanan emperyalist ülkelerin bazen direkt bazen de vekâlet savaşları şeklinde bu bölgede kan ve gözyaşına neden olmuştur. Peki, kim haklı kim haksız diyecek olursanız? Aslında iki rejimde ne ahlaki nede insani değerlere sahip değiller. Yazının başında da bahsettiğimiz gibi ikisi de TEOLOJİK bir bakışla olaya yaklaşım sağlasa da ikisi de tamamen bölgedeki enerji kaynakları ve saplantılı ideolojik bakışın etkisiyle oluşmuş devletlerdir.
Mesele enerji olunca tabi kî dış faktörlerin işin içine girmesi, hatta lojistik ve istihbarı destek vererek bu savaşı kendilerinin lehine gelecek şekilde sürmesi için her şeyin yapıldığı bilinen bir gerçektir. Bunların başında özellikle dünyanın başına bela olacak olan birilerinin deyimiyle’ ’DOSTUM TRUMP’’ yani emperyalizmin yeni yüzü, diğer yanda ise yükselen Çin ve Rusya bir satranç ve bilek güreşine girmiş durumda. Buraya kadar birçok şeyin menfaat açısından olduğu anlaşılabilir. Çünkü herkes kendi iktidarını ve kendi ideolojisinde bir coğrafya isteyebilir.
Ne var ki 2023 Ekim 7 tarihinde Hamasın İsrail’e saldırması ile başlayan Filistin soykırımı, Suriye de terörist dedikleri Colani yi iktidara getirmeleri. Colani’nin İsrail’e dostluk mesajları, Haması düşman ilan etmesi neticesinde Suriye’deki hava üslerinin bombalanması, tabiri caiz ise kukla rejim haline gelmeleri, kardeşim Esad’ın Rusya’ya emperyalist plan dâhilinde kaçması aslında yaşanan ve gelinen tabloyu o kadar açık ve seçik şekilde ortaya koyuyor.
Burada ki en temel soru İsrail saldırasını başlatan Hamas bugün nerde? Neden? Sesi çıkmıyor yâda? bu saldırıyı düzenledikten sonra sonuçlarının nereye varacağını bilmiyor mu? Yoksa bu yapıların içinde yer alan MOSSAD AJANLARI mı? Yâda İsrail istihbaratının kurduğu ve kendine gerekçe yaratmak amacıyla aparat olarak kullandığı yapılar mı? Diye düşünmeden edemiyor insan. İlk bakışta biraz ileri bir yorum gelebilir ancak İran’daki üst düzey yetkililerin nokta atışıyla öldürülmesi, Hamasın üst düzey komutanlarının konutlarında vurulmasını görünce aslında MOSSAD ne İran’a nede? Hamas’a sızmış bence bu yapılar sanırım MOOSAD’IN içine sızmış desek çokta ironik bir yaklaşım olmaz.
Sonuç olarak Irak ile başlayan ve İran ile devam eden sürecin yani ARZ-I MEVUDUN temelleri atılırken diğer yandan Müslümanlıkla alakası olmayan YEŞİL KUŞAK ideolojisiyle hurafeye teslim olan Arap dünyasının ,Amerikan uşaklığı maalesef bu coğrafyayı bu hale getirdi. Bize düşen ise iktidarın kindar ve siyasal İslamcı(dini değerleri siyasete alet etmek) anlayışından bir an önce vazgeçip özendiği Arap dünyasından ders alıp onurlu bir dış politika yürüterek kuruluş ayarlarımıza dönmesidir.