Sükûtun İçindeki Hakikat

20 Ara 2025 - 00:09 YAYINLANMA

 

Sükûtun İçindeki Hakikat

Hakikat, pazara düşmez.

Tezgâh açmaz, bağırmaz, çağırmaz. Çünkü hakikat satılmaz; ancak nasip olana görünür. Ehl-i irfanın dediği gibi, yalan gürültüyle yürür; hakikat ise sükûtla. Gürültü kalabalık ister, hakikat ise gönül.

Her şeyin müşterisi, kendi kalitesi kadardır. Hakikat, kendini anlatma telaşına düşmez. Yırtınmaz, izah etmez, dil dökmez. O zaten vardır. Sesini yükseltmez; çünkü sesi sessizliktedir. Lakin sağır olan, sessizliği de işitmez.

Doğruluktan ayrılma derler ya; mesele doğruluğu bilmek değil, onun yükünü taşımaktır. Doğruyu söyleyenin dokuz köyden kovulması bundandır. Zira hakikat, insanın nefsine ağır gelir. Gözü köyde, gönlü kalabalıkta olanlar için hakikat fazlalıktır. O yüzden hakikat sahibinin dostu az, yolu dardır.

Hakikat ehli, kimsenin keyfine göre konuşmaz. Nabza göre şerbet vermez. Rüzgârın yönüne bakmaz, kalabalığın alkışına aldanmaz. Çünkü bilir ki alkış, çoğu zaman hakikatin değil; hoşluğun payıdır.

Şair ne güzel söylemiş: İkna edilmişlerle yola çıkılmaz.

Zira ikna, aklın geçici misafiridir; inanç ise kalbin yerleşik hâli. Bugün ikna edilen, yarın daha parlak sözlerle başkasına döner. Bugün başkasına ihanet edeni, yarın sana sadık sanmak gaflettir.

Her ikna edilmişin bir bedeli vardır. Fiyatı değişir, alıcısı çoğalır. Ama inanmış olan satılık değildir. Onu ne makam alır ne menfaat. İşte bu yüzden yola nimetleri için değil, külfetine rağmen talip olanlarla çıkmak gerekir. Yol, yükle ağırlaşır ama dostla katlanır.

Ömür dediğimiz şey de bir yoldur zaten.

Geleniyle gideni eşitleyen, kibri söndüren uzun bir sefer… Kundak ile kefen arasında serili beyaz bir örtüdür hayat. Kimi o örtüden yüzünü ak çıkarır, kimi daha başında kirletir.

Hakikat sessizdir; ama iz bırakır.

Yalan bağırır; ama unutulur.

Kalabalıklar geçer, alkışlar diner. Geriye sadece hakikate sadık kalanların ayak izi kalır.

Mesele, o izlerden hangisini takip ettiğindir.

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: