https://www.sivaskizilirmak.net/files/uploads/user/17d23e54aab31807fc9060d0d191161b-e44af8896769262b9c49.jpeg
Ali DAĞ

CUMHURİYETTEN ÖNCE

29-04-2024 11:03

 Atatürk Cumhuriyetini eleştirenler; eleştirmeden önce, Osmanlıdan genç Cumhuriyete hangi şartlarda gelindi, buna bakmak lazım. Genç Türkiye Cumhuriyeti’ne 1923 itibarı ile kalan mirasa bakmak lazım.

     Bir Tarım ve Feodal toplum olan Osmanlı’da halkın %60 i kırsalda yaşıyor. Bu halkın birçoğu göçebe. 40 bin köyün 37 bininde ne okul, ne postane, ne dükkan bunların tamamından yoksunlar. Bu köylerde yaklaşık 11 milyon kişi yaşıyor. Bu insanların ancak %2 si okuryazar. 37 bin köyde okul yok. 1922 istatistiklerine göre 1950 köyde sığır vebası var hayvancılık da can çekişiyor.

     Ulusal Kurtuluş Savaşı verilerek Yurttan kovulan düşmanlar giderlerken memleketi yakmış yıkmış. Halk perişan, imar sorunu had safhada. Karayolu yok denecek kadar az, dört mevsim olan ülkede ulaşım başlı başına bir sorun. Mevcut demiryollarının bir metresi bile bizim değil. Tamamen emperyalistlerin elinde. Denizcilik de bir o kadar felaket. Donanma II. Abdülhamit döneminde Haliç'te çürümeye terk edilmiş. Ülkenin her tarafı Savaş zenginleri ve tefecilerle halkı ezmekle meşgul.

     Salgın hastalıklar önlenemez durumda halk hastalıktan kıvranıyor. Ülkenin tamamında 337 doktor var. 150 ilçede doktor yok. Doktor başına 30 bin hasta düşüyor. Birçok şehirde eczane yok. Mevcut nüfusun yarısından fazlası hasta. Bebek ölüm oranı %60 ebe sayısı sadece 136.

     Halk ekonomik sorunlarla başa çıkamıyor. Kapitülasyonlar, dış borçlar ve Duyun-u Umumiye halkı kıvrandırıyor. Sanayi ürünleri, şeker, un ve bir çok ihtiyaç maddeleri dışarıdan yabancılar tarafından getiriliyor. Elektrik sadece İstanbul ve İzmir’de var.

     Eğitim ise içler acısı okur yazar oranı çok düşük %10 un çok altında. Medreseler askerden kaçma yeri olarak birer bağnazlık yuvalarına dönüşmüş, hurafeleri öğrencilere din diye öğretiyorlar. Halk da tarih bilinci yok. Tarih dendiğinde, Peygamberlerin ve padişahların hayatları anlaşılıyor. Kitap yok, sanayii yok, sanat yok, tarih yok bilinç yok.  Kadınlar ikinci sınıf vatandaş olarak görülüyor, hayatın içinde olmadığı gibi kadın hakları da yok.  

     600 yıl boyunca Osmanlı’ da Türkler yok sayılmış, yönetimler dönme ve devşirmelere bırakılmış, Türkler Devlet yönetiminden dışlanarak, sadece köyde çiftçi ve asker olarak savaşlarda kullanılmıştır. Bu nedenle de kimliğini, kişiliğini ve güvenini de kaybetmiş.

     Atatürk ve Cumhuriyet mucizesi bu korkunç tabloyu, birçok iç ve dış düşmanlara rağmen tersine çevirmeyi başarmıştır. Hatta Dünya’da döneminin parmakla gösterilecek bir başarıya imza atmıştır.    

     Bu günümüz ile Cumhuriyetin kuruluşunu kıyaslar iken, bu olumsuzlukları asla yok sayamayız. Yoktan var olan Atatürk Türkiye’sini Cumhuriyet düşmanları her fırsatta kötülemeye çalışsa da, bunun altında yatan asıl etken, Dinimizi de kötü niyetlerine alet ederek, sırf kendi saltanatları için tarikat ve Cemaatler aracılığı ile biat kültürü yaratmak istiyorlar yanı Ülkeyi 100 yıl ve hatta daha geriye götürme hevesleri yatmaktadır.

     Tarihimizi, geçmişimizi bilerek geleceğe bakalım…

Neler Söylendi?
sanalbasin.com üyesidir