Sivas Kongresi;Bağımsızlık İradesinin Parlak Nişanesidir.
Sivas kongresinin 106.yıl dönümünü kutlayarak başlıyor ve atalarımızı minnetle anıyorum.
Ulusal tarihimizin dönüm noktalarından biri olan Sivas Kongresi (4–11 Eylül 1919), aradan geçen bir asırdan fazla zamana rağmen hâlâ milletimizin bağımsızlık iradesinin parlak bir nişanesidir. Çünkü bu kongre, yalnızca bir toplantı değil, bir milletin kaderini kendi elleriyle tayin etme kararlılığının ete kemiğe bürünmüş hâlidir.
Kongreye giden süreçte Osmanlı Devleti fiilen işgal altındaydı. İstanbul Hükûmeti’nin çaresizliği milletin umutlarını kırmıştı. Ancak Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Erzurum’dan Sivas’a taşınan bağımsızlık ruhu, milletin mukadderatını yeniden şekillendirdi. Sivas Kongresi’nde alınan kararlar, bu ruhun en güçlü ifadesidir.
Kongrede Alınan Temel Kararlar:
• Vatanın bölünmez bütünlüğü esas alınmış, “Manda ve himaye kabul olunamaz” ilkesi karara bağlanmıştır.
• Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri tek çatı altında birleştirilerek ulusal birlik sağlanmıştır.
• Millet iradesini esas alan ve millî mücadelenin temellerini atan bir yürütme kurulu oluşturulmuştur.
Bu kararlar, ulusal bağımsızlığın diplomasiyle değil, milletin azim ve kararlılığıyla kazanılacağını dünyaya ilan etmiştir.
Bugün dönüp baktığımızda Sivas Kongresi yalnızca bir tarihsel olay değil; aynı zamanda günümüz için de bir ders niteliğindedir. Çünkü bize şunu hatırlatır: Bir millet, kendi kaderine sahip çıktığında hiçbir güç onu esir edemez.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleri, Sivas ruhunu en iyi şekilde özetler:
“Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz.”
Aradan yıllar geçmiş olsa da Sivas’ta yükselen bağımsızlık ateşi hâlâ yolumuzu aydınlatmaktadır. Çünkü milletimizin bağımsızlık iradesi, dün olduğu gibi bugün de geleceğimizi güvence altına alan en güçlü teminattır.
Saygılarımla