TÜRK SOLU

17 Kas 2025 - 11:13 YAYINLANMA

 Dünya’da sol ideoloji, sanayileşme ile birlikte sınıfsal mücadele verilip ideoloji olarak gelişirken, Türkiye'de siyaset sonucu ideoloji bağlamında gelişti. 1961 Anayasası ile birlikte Türkiye'de gerçek bir özgürlükler ortamını siyasiler geliştirdi. Bunun beraberinde sağla birlikte sol da bilinçlenme ve güç kazandı. Aslında 1961 Anayasasından önce, bu özgürlükleri 1950 lerdeki Demokrat Parti iktidarı yapmalıydı. Çünkü İsmet İnönü, Türkiye’nin önüne büyük bir demokratikleşme fırsatı sunmuştu.

     Oysa Menderes Hükümeti basını, üniversiteleri, işçi sınıfını ve muhalefeti yok sayarak halkın tüm hak ve özgürlüklerini sınırladı. Demokrat Partinin uygulamasında, Ülkede bardağı taşıran son damla ise, antidemokratik bir şekilde tahkikat komisyonu kurmasıydı. Tahkikat komisyonu darbesine karşın, askerlerin karşı darbesi ile sonuçlandı ve Cumhuriyet tarihinin en demokratik 1961 anayasası askeri darbe ile gerçekleşti.

     Bu anayasal özgürlükler ortamında hazırlanan yeni seçim sistemi ile birlikte, Sosyalist bir programa sahip olan Türkiye İşçi Partisi, oyların yüzde üçünü alarak TBMM. Ne 14 Milletvekilinin girmesini sağladı. Bu atmosferde CHP Genel başkanı İsmet İnönü’ de “ortanın solundayız” diyerek sol cenahta parti ideolojisi olarak yerini almıştır. Tüm bu gelişmelerden rahatsız olan kesimler, gençleri kışkırtarak toplumsal barışın zedelenmesine yol açacaktır ve ülkeyi 12 Eylül 1980 Askeri darbesine kadar götürecektir. Bu askeri darbe ile toplumda temel hak ve özgürlükler büyük ölçüde kısıtlandı.

     Darbe ile birlikte en büyük yarayı sol ideoloji almıştır ve solun gerilemesine yol açmıştır. Çünkü Türkiye'de Sol, sınıfsal bir hareketin taban hareketi olarak değil de, tepeden gelen ideolojik yönlendirmeler ve siyasi akımlar sonucu olarak gelişmişti. Bugün kendisini sol olarak tanımlamakta ısrar eden siyasi partiler, toplumdan güveni tam olarak alamayıp, hatta kendi aralarında bir güven sorunu da yaşamaktadır.

     Türkiye’de sol açısından bu umutsuz tablonun tek çaresi, kendilerini sol olarak emekten, emekçiden yana olarak ifade eden, tüm siyasi partilerin asgari ortak noktalarda birleşip, topluma tek ses olarak umut olmasıdır. Bu da yetmez, içinde bulunduğumuz rejimde hakkı, hukuku, adaleti, temel insan hak ve özgürlüklerini arayan tüm toplum kesimleri ile birlikte hareket etmelidir…

17 Kasım 2025

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: