UEFA liginde küme düştük. Öyle bir maç oynadık ki Macarları yensek A ligine yükseleceğiz, yenildiğimizde düşeceğiz. Puan çıkarmamız gereken maçtan çıkaramadık ve düştük.
Türk futbolunun altın çağını hiç görmedim desem yalan olmaz. Milli takımlar düzeyinde ve kulüpler bazında hep ikinci sınıf muamele gördük.
İstanbul’un nüfusundan az olan ülkelerin futbol takımları, hem kulüpler bazında, hem Ulusal takım düzeyinde bizden neden kat be kat ileri seviyedeler?
O kadar çok sebep sayılabilir ki !!!
Alt yapı,,,
Mehmet Topal'ın Valencia'ya gittiğinde, bu adam yanlış nefes alıyor (ki nefes tüm sporların en temel şeyidir) demişlerdi. Bunun ötesinde altyapısı Türkiye'den olan futbolcuların çoğu, kronik sakatlıklar, erken yorulma, pozisyon bilgisizliği gibi şeyleri çokça yaşadığı hepimizce malum. Yetenekli topçuya verilen ekstra önem, ki bizde yetenek çalım atmayla-isabetli şut çekmeyle sınırlı. Bunlar da yetenektir; fakat bir takımın bütün oyuncu tiplemelerine ihtiyacı vardır.
Akrabacılık, hemşehricilik, adam kayırmacılık vs…
Bu mesele aslında sosyal hayatımızın her alanında karşımıza çıkan ve toplumun altına dinamitleyen bir mevzu. Bir mevki boşalıyor, adam alınacak diyelim. Oraya illaki birisinin tanıdığı, birisin yeğeni getirilip oturtuluyor. Futbolda da konu bundan farksız değil tabii ki.
Meslek ahlakı,
Çalışmak, kendini geliştirmek meslek ahlakı demektir. Bizim futbolcuların çoğunda bu yoktur. Ne yazık ki.
Seviyesiz futbol programları, siyasetin futbol ağı, gereksiz özgüven, anlamsız ve kalitesiz transfer politikaları, ligimizin kalitesizliği vs…
Şimdi neden bir alt lige düştüğümüzü daha iyi anlamışızdır. Bu kafa yapısı devam ederse kaliteli futbol görmemiz için uzun yıllar beklememiz gerekecektir. Avrupa arenasında top koşturan Türk futbolcuların gösterdiği çaba bizi umutlandırsa da yeterli düzeyde değildir. Ülkemizden Avrupaya giden oyuncular hem oyun disiplinlerini hem oyun kalitelerini artırdıkça sahaya zaman zaman güzel görüntüler çıkmaktadır.
Milli takımlar düzeyinde başarı istiyorsak, devşirme yollu değil, Ülkemizde gerçek anlamda alt yapı sorunu çözülmelidir. Her şeyden önemlisi futbol ahlakı dersleri verilmelidir. Adam kayırmacılığı bırakılmalıdır. Erken yaşta çok para kazanarak kötü alışkanlıkları olmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Futbol disiplini ve futbol bilgisi iyi anlatılmalıdır.
Başarı ahlak ve disiplinden geçer.
Başarılı olmak istiyorsak herkesten daha çok çalışmaya istekli olmak zorundayız. Hayattaki en başarılı insanlar disiplinli olanlardır.
İsmail AYHAN