Sivasspor takımı yerleşik düzen aldığında, alanı en iyi kapatan rakibine kolay kolay pozisyon vermeyen bir takım. 18. Dakikada yerleşik düzenin bozulduğu, yani en zayıf anında Fenerbahçe takımına yakalandı ve golü yedi.
İki haftadır birçok oyuncusunun eksikliğinden dolayı Sivassporda forma şansı bulan Özkan nazarlara geldi. Övgü dolu sözcükleri hak eden futbol oynarken, bu maçın büyüklüğünü bu kez kaldıramadı. Fajçal, Hakan, Gradel yokluğuna birde son haftaların formda oyuncusu genç Kerem Atakan eklenince, bütün yük Koray, Cofie ve Özkan’ın üzerine kalmıştı. Ziya Erdal’ın yaşının ilerlemiş olması ve form düşüklüğü nedeniyle Sivasspor Teknik Direktörü Rıza çalımbay’ın tercihi Koray olmuştu. Koray iyi maç çıkardı. Dinamik görüntüsüyle oyunun her bölgesinde vardı. Biraz deneyimli olsa o mevkiinin iyilerinden biri olacak. Özkan heyecanına yenik düştü. Bu yaşta ki birçok oyuncu için Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş gibi takımlara karşı oynamak çokta kolay değil.
Bu zemin ve hava şartlarında oynamak iki takım oyuncuları içinde oldukça zor. Maç saatinde hava sıcaklığı her ne kadar -3 gösterse de, hissedilen sıcaklık -15 civarındaydı. Futbolcuların sürekli sıcak kalmaları önemli. İlk yarıya hızlı başlayan bir Fenerbahçe izledik. Nihayetinde Sivasspor ilk 45 dakikada kapatılması zor bir skorla içeri girebilirdi. Eksik kadroya rağmen Teknik direktör Rıza Çalımbay bu eksikliği taktik zekâsıyla kapatmayı çok iyi biliyor. İlk yarı tek farkla soyunma odasına gittiği için belki de şükretmiştir. Maça 4-2-3-1 şeklinde başladıktan sonra bu taktik anlayışın tutmadığını görmüş olacak ki, ikinci yarıya Özkan- Sefa değişikliği yaparak başladı. Yatabare’nin hücum eksikliğini azaltmak için, yanına ikinci bir ileri uç oyuncusu olarak aldığı Sefa maçın kader adamı oldu. Hem taktiksel anlamda, hem de hücumda etkin bir rol üstlendi.
İkinci yarı başladıktan itibaren, son düdüğe kadar etkili bir Sivasspor izledik. İki topu direkten döndü. Özellikle Cofie’nin yaklaşık 30-35 metreden attığı şut golle sonuçlanabilseydi, sanırım yılın en iyi 10 gölü arasına girebilirdi. Henrigue’nin attığı gol elbette ki çok güzel. Ne var ki, o mesafeden ve o açıdan kaleye atılan şutlar kolay kolay golle sonuçlanmaz. Golde en büyük faktör, Fenerbahçe kalecisinin tamamen amatörlüğüdür. Üzerine gelen topun gol olabileceği kimsenin aklından geçmezdi. Henrigue Fenerbahçe kalecisi Berke’ye teşekkür etmeli. Şayet gol olmamış olsaydı, taraftardan ve hocasından sanırım tepki görecekti. Her şeye rağmen alınan bir puan önemlidir. Özellikle Fenerbahçe gibi bir takıma karşı geriye düşüp tekrar yakalamak ve galibiyeti kaçırmak hele hele eksik kadroya rağmen, ilerisi için umut vericidir.
Lige bir hafta ara verildi. Bu verilen ara, eksik olan oyuncularımızın takıma dönmeleri açısından önemli. Özellikle Afrika Uluslar kupasında bulunan Fajçal ve Gradel son 16 turuna kalınca, işler daha da sarpa sardı. Bu 10 günlük süre bu iki önemli oyuncu için bir nevi piyango oldu.
Ara transfer dönemi için son haftaya girilirken, henüz doğrulanmış bir transfer olmadı. Kadro derinliği olmayan Sivasspor bu süre içerisinde en az iki oyuncu ile anlaşılacağı söylentilerini gerçekleştirebilecek mi? Merakla bekliyorum. Orta alan ile ileri uç için farklı isimler öne çıkarken, Sivasspor yönetimi sağlam adım atmak istiyor. Deneyimli bir başkan ve yöneticiler Rıza hoca’nın onay verdiği isimler üzerinden gerekli transferi yapacaktır.