Yazıma nerden başlayacağımı gerçekten bilmiyorum. İki gün önce ıslıklarla protestolara maruz kalan, ama alkışlarla, tezahüratlarla sahadan ayrılan kaleci Ali Şaşal Vural’ın mükemmel performansından mı? Teknik Direktör Rıza Çalımbay’ın maç sonu basın toplantısında; “ Takımım mükemmel mücadele etti” açıklamasından mı? Ya da Clınton N’jie’nin bu takımda nasıl forma bulmasından mı?
Çek ekip Sparta Prag her yönüyle bizden daha güçlü bir ekip olduğu kesin. Ne var ki, sivasspor açısından, fizik olarak bu kadar güçsüzlüğü ve herhangi bir oyun planının olmaması kabul edilebilir bir durum değildir. İkili mücadelelerde ayakta kalan takım çek takımı oldu. Dönen her topu toplayan, bunaltan atak üstüne atak geliştiren takım çek ekibi oldu. Biz oyunun 50-60. Dakikalarında var olabildik, kalan bölümlerde kayıpları oynadık.
Futbolun temel gerçeği topa sahip olduğun sürece oyundasındır. Bu yıl Sivasspor oynadığı tüm maçlarda henüz galibiyetle tanışmadı. Bunun en önemli nedeni topa yeterince sahip olamamaktır. Dünde bunun en güzel örneğini yaşadık. Takım olarak sürekli baskı altındaydık. Oyunun hiçbir bölgesinde üstünlük sağlayamadık. Serseri topların tamamını rakip takım topladı. Bundan dolayı oyunun büyük bir bölümü kalemizin önünde geçti. Neredeyse girdiğimiz ikili mücadelelerin tamamına yakınını rakip kazandı.
N’JİE’ye ayrı bir paragraf açmak gerek; gerçekten oyunun iki yönünde de yok. Hücum ve savunma anlamında oyundan alınana kadar takımı eksik oynattı. Rıza hoca bu oyuncuda bizim göremediğimiz ne görüyor merak ediyorum. Teknik kapasitesi iyi bir oyuncu olabilir. Ne var ki, fizik kondisyon olarak hiç, hem de hiçbir şekilde 15 dakikayı tamamlayacak bir durumda değil. Futbolun içinden gelenler bilir; Sahte koşular vardır. 40-50 metrelik deparlar atılır, sonrasında en az 5 dakika sahada görünmezler. Taraftarın hoşuna giden baskı yaptıktan sonra ya da ikili mücadele kazandıktan sonra, topun kendine gelmemesi için dua ederler. İşte N’Jie şu an bu konumda bir oyuncu.
Ali Şaşal VURAL lig maçında, ayağına gelen her topta taraftarlarca ıslıklandı. Oysaki taraftarın yanıldığı nokta, kalecilerin hata yapma opsiyonları vardır. Kalecilik futbolun nankör mevkiisidir. 90 dakika mükemmel oyun çıkarırsın, son dakikada yaptığın çok basit hata yüzünden takımın mağlup olur ya da puan kaybeder en kötü sen olursun. Ali şaşal işte bu şanssızlığından dolayı protestolara maruz kalan bir kaleci. Oysaki pozisyon Ali Şaşal’a gelene kadar kimlerden geçiyor. Kimse bunun fotoğrafını çekmiyor. Dün Ali Şaşal takımına altın bir puan kazandırmıştır. Alkışları sonuna kadar hak etmiştir. Sadece kurtardığı penaltıyla değil, oyunun her anında yaptığı kurtarışlar olası bir hezimetinde önüne geçmiş oldu.
Avrupa konferans ligi maçı olması ve Çek ekibinin grubunun en iddialı takımı olmasına rağmen Tribünler yine yalnızları oynadı. Taraftar maalesef tribüne gelmiyor. Bununla ilgili ciddi bir anket çalışması yapmak lazım. İlimizin önde gelen kuruluşları, özellikle Belediye Başkanı Sayın Hilmi Bilgin’in çabaları dahi sonuç vermedi. Kale arkasında ve maraton tribününde az sayıdaki taraftar gruplarının çırpınışları suskun stadyumun çığlığı niteliği olmaktan öteye geçmiyor. Sivasspor sevdalılarına sormak lazım; Neden? Diye.
Gerçek olan her alanda sezona iyi başlamadık. Alışkanlıklar davranışa dönüşür ve kaybetmek normal gibi gelmeye başlarsa işler kötü. Takım “üzerine ölü toprağı” serpilmiş gibi oynamaya devam ederse geçmiş olsun.